Dünya Turan Federerasyonu, tarihe bütün bakan bir oluşumdur, tarihin hiçbir bileşenini birbirinden ayırmayan bir vizyon sergiler. Çünkü biliriz ki geçmişler geleceğe; suyun suya benzemesinden çok benzerler.
Misyonumuz, tarih birliği, dil birliği, kültür birliği yaptığımız pek çok üniter devlet ile siyasi, askeri, ekonomik ve kültürel iş birliği içinde olmaktır. Batı’nın mevcut sömürgeciliğine başkaldırıyoruz!
Günümüzde federasyon ile yönetilen ülkelerin, üniter devletlerin üzerindeki etkisi açıkça görülmektedir. Üniter devletlerin kaynakları kendilerini süper güçler olarak tanımlayan G8'ler tarafından acımasızca kullanılmaktadır. Dünya önümüzdeki yıllar içerisinde bu güç savaşlarının doğurduğu felaketler yüzünden başka kaynaklar bulmak zorunda kalabilir. Üstelik bütün bu para, güç ve yönetim hırslarına rağmen bu ülkeler yüksek refah seviyesinde yaşarken; üniter devletler halen üçüncü dünya ülkesi olarak adlandırılmaya devam ediyor. Federasyon haritamızda yer alan devletlerin tümü üniter bir yapıya sahiptir ve amacımız tüm bu devletleri bir araya getirip güçlü bir federasyon kurmaktır. Gerek kültürel gerekse inanç bakımından birbirlerine çok benzeyen, derin akrabalık bağları olan bu coğrafyalar zulmün en acısını yaşayan milletlerdir.
Gücünü damarlarındaki asil kandan alan bir topluluk olarak en asli görevimiz Kızıl Elma’ya ulaşmaktır. Türk ülküsüne uzayan bu yolun her bir basamağında bir başka hedefimize ulaşacak, nihayet Kızıl Elma'ya varacağız and olsun!
Milliyetçilik temel ilkelerimizdendir. Salt Türk milliyetçiliğinden farklı olarak her milletin de kendi kültürünü, dilini, örf ve adetlerini koruyup yaşatması gerektiğine inanırız. Çünkü kendi milletinin milliyetçisi olanlar başka milletlerin geçmişine, varlığına ve birliğine de saygı duymayı bilenlerdir.
Sanat, bilim ve felsefe yönünden ilmi çalışmalar yaparak nesillerimize muazzam bir kültür mirası bırakmak en temel hedeflerimizdendir. Bu coğrafyadaki sınırları kaldırıp insanlara özgür, eşit ve adaletin hüküm sürdüğü bir coğrafya bırakmak arzusundayız.
Rehberimiz saf Kur'an-ı Kerim'dir. Çünkü biliriz ki okuyanlar için nice öğütler, akledenler için nice dersler vardır. Tüm bunların yanı sıra her ideolojiye, her akıma, her düşünceye olduğu gibi her inanca da sonsuz saygımız vardır. Toplumlar arasında din, mezhep çatışmalarına kesinle izin verilmeyip herkesin bir arada yaşayabileceği bir sistem öngörülmektedir.
Çünkü biliyoruz ki dünyadaki semavi dinlerin arasındaki anlaşmazlığın asıl sebebi yaratıcı yahut onun elçisi değil gözünü güç ve para bürümüş insanların ta kendisidir. Allah tektir, kaimdir. Her dinin tanrısı birdir, ancak var olan tek dünyanın yaşadığımız bu maddesel dünya olduğuna inandırıldık ve ruhla bağlantımız kesildi. Gücün, paranın ve hükmetmenin kutsallığına inananların dünyasının esiri olduk.
Bizim savaşımız ruhani bir savaş. Karşımızdaki düşman kapitalizmin ve emperyalizmin ta kendisi. Bu sisteme başkaldıracak o onurlu milliyetler bir araya geldi mi işte o gün güvendikleri o süper güç, bu gücün kaynağı süper egoları dahi kurtaramayacak onları.
Tek dünya devletine giden yolda birlikte yürüyeceğimiz, her devlet, her millet, her milliyet bundan böyle Türk’ün yarenidir. İhtiyaç duyduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur.