Dodurgalar Keloglan Cave:
Dodurgalar Cave is located on the Mount Mally. The interior of the cave is hall shaped. Stalactites, stalagmite
'Keloğlan Mağarası - Dodurgalar Kasabası', Acıpayam ilçesine bağlı Dodurgalar kasabasının sınırları içerisinde bir mağaradır. Mağaranın bulunduğu nokta, Denizli-Antalya karayoluna (Uluyol) 3 km mesafededir.
'Keloğlan Mağarası', 1990’a kadar kimsenin dikkatini çekmemiş, sadece çobanların bildiği, herhangi bir amaçla kullanılmayan bir mahalde ve konumda iken; Denizli Valiliği ve Dodurgalar Belediyesi'nin Maden Tetkik Arama (MTA) Genel Müdürlüğüne yaptıkları başvuruları ile MTA tarafından etüdü (MTA Uygulama Projesi) yapılmış ve turizme açılmasına karar verilmiştir. - Mağaranın doğallığından hiçbir şey kaybetmeden günümüze ulaşmasında, insan kullanımından uzak ve bilinmez bir konumda olması da önemli bir sebebtir.
- Mağaranın mülki hudut olarak ve idari yönden bağlı olduğu Dodurgalar kasabası ise, Acıpayam (Karaağaç) Ovası'nın güneydoğusundadır. Ovanın "Yaka Bucağı" adı verilen bölümünde, Eşeler Dağı'nın güney yamacında yer almaktadır. Dodurgalar Kasabası, özellikle yaz döneminde yoğun turistik yolcu akışı olan Denizli-Antalya karayoluna (Uluyol) da beş km mesafededir. Son 15-20 yıl boyunca ise Kasaba halkından bazı aileler, yaz evlerini ULUYOL boyuna, kıyısından Uluyol'un geçtiği Banraz Burnu civarına ve Bostanköy ovasına yapmışlardır. Bu nedenle Kasabanın doğal uzantısı Antalya karayoluna ulaşmış olup, Kasabanın Bostanköy veya Uluyol adı verilmesi uygun olacak yeni bir mahallesinin oluşumu da hızlanmıştır.
- 2003 yılında turizme açılan ve Türkiye’de turizme açık 14 mağaradan biri olan Keloğlan(lar) Mağarası (Dağdaş ve ark., 2005), Dodurgalar’dadır. Mağara; Bucakiçi Mevkiindeki Köyyeri denilen muhitin (küçük tepecik) hemen batısında yükselen Karadağ’ın (1421 m) Keloğlanlar Yakası adı verilen yamacında bulunmaktadır. Mağaranın bulunduğu yamaç, gündoğuya bakar. Yaka Bucağı köy ve kasabaları ile Eşeler Dağı silsilesinin en güzel manzara seyri, mağaranın yanındaki dinlenme yeri olan “Seyirlik” mekanında mümkündür.
Dodurgalar-Keloğlan Mağarası, Karadağ'ın Bucak İçi mevkiinde gündoğuya bakan Keloğlanlar Yakası üzerinde bulunmaktadır. TRT bu yöreyi ve mağarayı tanıtmıştır. Ayrıca 2003 yılında 3 km'lik asfalt karayolu bağlantısı da tamamlanarak iç ve dış turizme açılmıştır.
2005 yılında ise özel bir televizyon kanalı bu yöreyi ve mağarayı geniş çaplı tanıtmış olup yerli ve yabancı turistleri bölgeye çekmiştir.
Denizli-Antalya ana karayoluna yakın olması nedeniyle ulaşımı çok kolay olan mağara, denizden 1110 metre yüksektedir. 145 metre uzunluğunda ve yüksekliği yer yer beş-altı metreye çıkan mağara, bir nevi damla taş ormanını çağrıştırmaktadır.
Kasabadaki hem Keloğlan ve hem de Aslanlı Mağaraları, yatay-yarı yatay, kaynak-geçit konumlu, yer yer çok katlı fosil mağaralardandır. Keloğlan mağarasında; etüd çalışmaları esnasında ortaya çıkan çeşitli hayvanların iskeletlerine ait kemikler de sergilenmektedir. Mağaranın gezi alanı ise 145 metredir.
Kireçli anakayalardan oluşan Batı Akdeniz Torosları üzerinde bulunan Dodurgalar kasabası ve yakın çevresi, doğal olarak mağaralar bakımından oldukça zengindir. Bu nedenle yöre, in ve mağaralar yönünden oldukça zengindir. Eşeler Dağının ovaya doğru uzanan alçak yükseltilerinden olan Antalya yolu boyunca uzanan Karadağ’ın “Bucak içi” mevkiinde, yörede “Keloğlanlar Yakası” olarak bilinen yamacın (yakanın) üst kısmında bulunan ve 2003 yılının “turizm mevsimi” başlarken hizmete açılan “Keloğlan Mağarası” da bunlardan birisidir ve en önemlisidir.
Mağara, Dodurgalar Belediyesi sorumluluğunda işletilmektedir.
Mağaranın geniş bir girişi vardır. 5-6 m yüksekliğindeki mağara içinde uzanan gezinti yolaklarının uzunluğu yaklaşık 145 m’dir. Mağara içideki hava, nemli ve sıcaktır. Görülmeye değer çok zengin sarkıt ve dikitlerin yer aldığı mağarada, çok sayıda doğal odacık ve bölüm bulunmaktadır. İlmî yayınlarda yaygın olarak belirtildiği üzere; karstik yapıdaki anakaya ve topraklardan, içinde kireç bulunan su damlacıklarının uzun yıllar boyunca oluşturduğu sarkıt ve dikitlerin bulunduğu mağara ortamları doğal güzellikleri yanında astım ve bronşit gibi hastalıkların tedavisinde de kullanılmıştır.
Mağaranın bol çatlaklı yapısı karstlaşmaya son derece uygundur.Jura-kratase ve kireçtaşları içinde gelişen mağara, bir çok damlataş sütunları ile birbirine geçen çok sayıda odacığa ayrıldığından girintili çıkıntılı bir yapıya sahiptir. İçerisinde çatlaklar boyunca gelişmiş damlataşlar (sarkıt, dikit, sütun duvar ve örtü damla taşları) yoğun olarak bulunmaktadır. Damlataş sütunları ile küçük odacıklara bölünmüş, tek bir salondan meydana gelen ve dar bir girişi olan mağara; nemli ve ılık bir havaya sahiptir. 1998 yılında yapılan tesbitlerde, dış ortam sıcaklığı 32 santigrat derece ve mutlak nemin % 65 olduğu görülmüştür. * Mağarayı ziyaret ettikten sonra, 200 metrelik bir "doğa yürüyüşü" ile de Karadağ’ın zirvelerinden birine de ulaşabilir, zirveden Acıpayam ovasını ve ovayı çevreleyen Torosların Gölgeli, Honaz, Kızılhisar, Eşeler, Boncuk Dağlarının ve platolarının unutulmaz güzelliğini gözlemleyerek zihninize işleyebilirsiniz.
Sonrasında sadece 20 dakikalık bir yolculukla Dodurgalar-Değirmendere’deki alabalık tesislerinde yol yorgunluğunuzu atabilirsiniz.
Yeni keşfedilen ve kasabaya iki km mesafede, Muza mahallesi yolu üzerinde bulunan ve tamamen el değmemiş bakirlikteki ikinci Aslanlı İni de; ulaşım, mağara içi ve çevresi alt yapı hizmetleri sağlanarak turizme kazandırılmayı beklemektedir. Sözü edilen yeni mağaranın bitişiğinde yer alan eski Aslanlı İni de, 1989 yılında İzmir Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından 3. derece SİT alanı olarak ilan edilmiştir.
Mağaraya girildiğinde büyük bir galeri ile karşılaşılır. Galeri boyunca mağarada binlerce yıl boyunca oluşan sarkıtlardan, makarna tabir edilen ince sarkıtlar ve dantel sarkıtlara kadar çeşitli örnekler mevcuttur. Tavandan damlayan suların oluşturduğu sarkıt ve dikitlerin birleşerek oluşturdukları sütunlar ile traverten oluşumlar, mağaraya ayrıca gizemli bir atmosfer kazandırır. İlaveten, tavandaki geniş çatlaklardan kaynaklanan büyük sarkıtların dikitlerle ve birbirleri ile birleşmesi sonucu, mağaranın içinde doğal duvarlarla ayrılmış odalara benzer bölmeler oluşmuştur.
Uygulama Projesi doğrultusunda inşa edilen gezi yolları aydınlatılmıştır. Mağaranın içerisi aynı zamanda kameralarla kontrol edilmektedir. Mağara, astım hastaları tarafından da büyük ilgi görmektedir. Mağaranın giriş kısmında küçük bir yarasa kolonisi bulunmaktadır.